Arabuluculuk, taraflar arasında doğan uyuşmazlıkların mahkeme sürecine gitmeden, tarafsız bir üçüncü kişi olan arabulucu aracılığıyla çözülmesini sağlayan alternatif bir uyuşmazlık çözüm yoludur. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile Türk hukuk sistemine girmiştir.
Arabuluculuk, hızlı, masrafsız ve gizlilik esasına dayalı olması nedeniyle son yıllarda en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Amaç, tarafların uzlaşarak çözüm bulması ve mahkeme yükünü azaltmaktır.
📌 Arabuluculuk Zorunlu mu?
Bazı uyuşmazlık türlerinde dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda arabuluculuğa başvurulmadan dava açılırsa, mahkeme davayı usulden reddeder.
📌 Hangi Davalarda Zorunlu Arabuluculuk Vardır?
- İş Davaları
- İşçi–işveren alacak ve tazminat davaları
- Kıdem, ihbar, fazla mesai alacakları
- İşçi–işveren alacak ve tazminat davaları
- Ticari Davalar
- Şirketler arası alacak–borç uyuşmazlıkları
- Ticari sözleşmelerden doğan anlaşmazlıklar
- Şirketler arası alacak–borç uyuşmazlıkları
- Tüketici Davaları
- Tüketici ile satıcı/sağlayıcı arasındaki uyuşmazlıklar
- Ayıplı mal ve hizmetten doğan tazminat talepleri
- Tüketici ile satıcı/sağlayıcı arasındaki uyuşmazlıklar
- Kira Uyuşmazlıkları (2023 düzenlemesi ile)
- Kira bedeli tespiti
- Tahliye talepleri
- Kira sözleşmesinden doğan alacak ve tazminatlar
- Kira bedeli tespiti
📌 Arabuluculuğun Avantajları
- Mahkemeye göre daha hızlı ve daha düşük maliyetli bir çözüm sağlar.
- Gizlilik ilkesi sayesinde tarafların ticari veya kişisel itibarları korunur.
- Taraflar kendi çözüm yollarını üretir; bu da daha kalıcı uzlaşma sağlar.
👉 Zorunlu arabuluculuk davalarında sürecin doğru yürütülmesi, hem hak kaybı yaşamamak hem de kısa sürede sonuç almak için önemlidir. Bu nedenle arabuluculuk başvurusu ve görüşmelerin, alanında uzman bir avukat eşliğinde yapılması önerilir.